KÜLTÜR ŞOKU



Kültür şoku, bir insanın yeni bir kültürde yaşamaya verdiği tepkidir. Alışmış olduğunuz iklim, yemek, örf ve adetler, dil, sosyal değerler gibi birçok kavram Amerika'da çok farklıdır. Yeni bir çevreye girdiğinizde şaşkın, gergin ve hayal kırıklığına uğramış hissetmeniz doğaldır. Kültür şoku birçok değişik şekilde ortaya çıkabilir. Ailenizden ve arkadaşlarınızdan uzak kalmanızdan ötürü özlem duyabilirsiniz. İnsanların size çocuk muamelesi yaptığını düşünebilirsiniz. İngilizcenizi ve davranışlarınızı anlatma ve aynı şekilde karşınızdaki insanı anlama sıkıntısı çekebilirsiniz. Hatta neden evinizi ve ülkenizi bıraktığınızı ve okumak için Amerika'ya geldiğinizi sorgulayarak pişmanlık duyabilirsiniz. Kültür şoku çok yorucu bir dönem olabilir. Ama yeni bir kültürü gözlemleyerek ve sorular sorarak bu dönemi heyecanlı bir hale de getirebilirsiniz. Kültür şoku yeni bir yaşam biçimine verilen geçici bir tepkidir. Birkaç aylık bir uyum sağlama sürecinden sonra kendinizi daha iyi hissedeceksiniz.



Kültür Şokunun Belirtileri:



Amerika'ya gelen her yabancı öğrenci değişik şekil ve boyutlarda olmakla beraber kültür şoku yaşayacaktır. Bazı insanlar kültür şokundan daha fazla etkilenebilirler. Kültür şokunun belirtileri aşağıdaki gibi olabilir:



Fiziksel Belirtileri:

· Düzensiz uyku

· Gereğinden fazla yemek yeme

· Yemek yiyememe

· Baş ağrıları

· Karın ağrıları

· Gerginlik



Duygusal Belirtiler:

· Özlem

· Yalnızlık ve sıkıntı

· Endişe ve ağlama

· Anti-sosyallik

· Diğer insanlara aşırı bağımlılık

· Yeni kültüre karşı sinir ve düşmanlık

· Yeni davranış ve düşünce şekillerine karşı isyan



Kültür Şokunun Atlatmanın Yolları:



Kültür şoku zor bir dönem olmanın yanı sıra, geçici bir süreçtir. Bu süreci daha kolay atlatmak için aşağıdaki ipuçlarına bir göz gezdirin:

1. Sözlü ve bedensel iletişim yollarını iyi gözlemleyin.

2. Soru sormaktan çekinmeyin. Anlamadığınız herhangi bir şey olduğunda açıklama isteyin. Anlaşılmadığınız zamanlarda sorduğunuz sorunun şeklini değiştirmek, söylediğiniz cümlenin anlamını kontrol etmek, ya da söylediklerinizi tekrar etmek durumunda kalabilirsiniz.

3. Beklentilerinizi tartın. Amerika'daki yeni yaşamınıza ve okulunuza olan tepkileriniz beklentilerinizden kaynaklanıyor olabilir. Herhangi bir şey hakkında şaşkın ya da hayal kırıklığına uğramış hissettiğinizde kendinize beklentilerinizin yerinde olup olmadığını sorun. Beklentilerinizin yersiz ya da yanlış olduğunu fark etmeniz durumunda tatminsizliğiniz azalacaktır.

4. Çevrenizdeki insanlara önyargıyla yaklaşmayın. Yeni gelenek, fikir ve yaşam biçimlerini iyi-kötü, doğru-yanlış olarak değil, sadece sizin alışmış olduğunuz kültürden "farklı" olarak değerlendirin. Olaylara farklı açılardan bakmaya çalışın.

5. Açık fikirli, meraklı ve esnek olun. Yeni şeyler deneyin. İçinde bulunduğunuz ortamdaki değişik insan ve kültürlerden öğrenmeye çalışın. Ne kadar çok keşfederseniz o kadar öğrenirsiniz.

6. Espritüel olun. Yeni bir kültürü keşfederken hata yapmanız çok doğaldır. Kendinize gülebilirseniz çok daha iyi ve rahat hissedersiniz. Hatalarınız hakkında esnek olabilirseniz diğer insanlar size daha arkadaşça yaklaşırlar.

7. Faal olun ve kendinize amaçlar belirleyin. Yabancı bir ülkede okumanın en önemli avantajları yeni ilişkiler kurmak, yeni yerler gezmek ve yeni tecrübeler edinmektir. Evde oturarak bir şeylerin olmasını beklemeyin. Bir öğrenci kulübüne, spor takımına üye olun. Okulunuzdaki uluslararası öğrenciler organizasyonuna katılın. Tecrübelerinizi geliştirdiğinizde çok şey başarmış olacaksınız.

8. İnsan ilişkilerinizi güçlendirin; yeni arkadaşlıklar kurarak çevre edinin. Mutlu anlar kadar, zor kararlar ve durumlar da paylaşılmalıdır. Aileniz ve arkadaşlarınız uzakta olduğu için zor zamanlarınızda arayabileceğiniz arkadaşlar edinmeniz önemlidir. Aksi takdirde kendinizi yalnız ve bunalımda hissedebilirsiniz. Zor zamanlarda başvurabileceğiniz kişiler diğer (özellikle sizinle aynı ülkeden olan) öğrenciler, herhangi bir öğretim üyesi, akademik danışmanınız, ilgi duyduğunuz öğrenci kulübünün üyeleri, yabancı öğrencilerle ilgilenen ofis üyeleri ve hatta komşunuz olabilir.

9. "Amerikanlaşmak" ya da kendi kültürel kimliğinize sıkı sıkıya bağlı kalmak ve iki kültür arasındaki dengeyi sağlamak söz konusu olduğunda yapılacak en doğru hareket, yeni kültüre ne karşı çıkmanız ne de teslim olmanız olacaktır. Böylece, geçici bir süre için bulunduğunuz bu ülkede rahat ve mutlu olabilirsiniz.

10. Okulunuzdaki yabancı öğrencilerle ilgilenen ofisi ziyaret edin. Danışmanınızla yapacağınız konuşmalar kültür şokuna pozitif ve sağlıklı bir açıdan bakmanızı sağlayacaktır. Sizden önce bu evrelerden geçmiş olan binlerce öğrencinin nasıl başardığını öğrenin.

11. Tecrübelerinizden öğrenin. Yeni bir kültürde yaşamak hayatınızdaki en önemli ve eğitici tecrübe olabilir.





Yeni Kültüre Uyum Evreleri



Yeni kültüre uyum sağlama süreci belirli duygusal aşamalar içerir. Hayattaki birçok tecrübe gibi, bu sürecin de iyi ve kötü evreleri vardır. Bunların yaşamakta olduğunuz sürecin doğal bir parçası olduğunu anlamak uyum sağlamanızı kolaylaştıracaktır.

Ülkenizi bırakarak yeni bir kültürde yaşamaya başlamak çok fazla güç ve sabır gerektiren zor bir süreçtir. Aynı zamanda gelişmenizi ve öğrenmenizi, çevrenizdeki insanlara daha toleranslı yaklaşmanızı ve kendinizi daha yakından tanımanızı sağlayan bir fırsattır. Yeni bir kültürde yaşamayı yavaş yavaş, deneyerek, hatalar yaparak, etrafınızdaki insanların davranışlarını inceleyerek öğreneceksiniz. Hatalarınızdan ders alacak ve bir süre sonra yeni çevrenizde kendinizi daha rahat hissedeceksiniz.



1. Gözlem:
İlk evre, ortalama 1 hafta sürer. Yeni bir yer, yeni bir ortam ve farklı yaşam tarzlarını gözlemleme heyecan vericidir. Sıkılacak ve düşünecek zaman olmadığı için karamsarlık yoktur. Okuldaki ilk gün heyecanı, sınıftaki bu yeni insanlarla tanışmak, neler yapacağını bilmemek, öğrencide kimsesiz biriymiş gibi olduğu izlenimi verebilir ancak bu karamsarlık da ilk 1 hafta içinde sona erer.

2. Endişe:
İlk günlerin heyecanı çabucak geçti ama bilmediği bu ülkede ne aradığını ve neden böyle bir karar verip bu ülkeye geldiğini kendi kendine sorar. Pişmanlık belirtileri başlar. Okulun eğitim sistemi kendine çok yabancıdır. Büyük ihtimalle bu eğitim sistemiyle bu okulda dil öğrenemeyeceğini düşünmeye başlar. Ortaya çıkan sıkıcı durumdan kurtulmak için okulunu, kaldığı aileyi veya en azından sınıfını değiştirmek ister. Sınıfında işlenen seviyenin ya kendi seviyesinden çok ilerde ya da çok altında olduğunu söyler ve okuldaki her şeyden şikâyet eder. Her şeyi bırakıp Türkiye'ye geri dönme planları yapar. Türkiye'deki sevdiklerini düşününce, yalnızlığın verdiği sıkıntıyla içine kapanır ve çoğunlukla her şeye karamsar bakar. Bazıları bu evrede, kendisinin bu ülkeye gitmesine neden olanlara kızar. Ortalama 1–2 ay süren bu evre gerçekten çok önemlidir. Öğrenci eğer geri dönme hatası yapmaz ise, başarılı bir öğrenci olma şansı çok yüksektir.

Bu ilk 1–2 aylık evrede, öğrenci hem kendiyle hem de bu yeni çevreyle mücadele eder. Bu yüzden eğitimini aldığı dil fazla ilerlemez, bundan dolayı da endişesi daha da büyüyebilir.

3. Kabullenme:
Bu evre, geri dönme tarihine 1–2 hafta kalana kadar sürer. Öğrenci artık okuluna, kaldığı yere, sınıfına ve yeni arkadaşlarına iyice alışmıştır. Çok sayıda arkadaşı vardır. Yeni dostlar edinmiştir. Dilini hızla ilerletmektedir. Sanki doğma büyüme bu ülkedeymiş gibi hisseder kendisini. Bu evre, öğrencinin en verimli evresidir.

4. Dönüş:
Öğrencinin dönüşüne artık bir kaç gün kalmıştır. İçinde geri dönme korkusu vardır. Alışkın olduğu bu yeni yerleri, edindiği arkadaşlıkları ve dostları bırakıp geri dönmek, Türkiye'de iş bulma zorlukları, ekonomik kriz vb etkenler kültür şokunu tersine işletir. Kendi anavatanı olan Türkiye'ye dönüşünde, Türkiye'ye yeniden uyumu da bir başka kültür şoku olacaktır. Öğrencinin kültür şokunu yenmesinde Türkiye'deki ailesine ve sevdiklerine büyük görevler düşer. Özlem ve vatan hasreti çeken öğrenciye başarısı için yardımcı olunmalı, geri dönme gibi bir hata yapmaması için kendisine manevi destek verilmelidir.