Evet arkadaşlar 7.45 teki görüşmem için 7.15 te İstinye'ye vardım. Amerikan konsoloslugunun onune geldim. Dikkat ettim hep kendi şirketimden öğrenciler vardı. Biraz şaşırdım açıkçası hepsinin ellerinde aynı dosyayı görünce. Neyse sonra binanın dışında ufak bir isim soruşturmasından sonra bina kapısına geldim. Kapıda tekrar isim soruşturması, pass kontrolü falan oradan da geçtikten sonra kapıdan içeri girdim ve telefonu falan bıraktım görevliye, cihazdan geçtim. Sonrasında üst kata asansörle çıktım. Biraz yürüdükten sonra görüşme odasına girdim. Evraklar kontrol edildi. Sonrasında 2 tane numara verildi. İlkinde evraklarımızı aldı görevliler ve bizi parmak izine yönlendirdiler. Parmak izinden sonra evraklar teslim edildi. ( Bu arada parmak izine kadar olan bölümde herkes türkçe konuştu.) Parmak izini alan bayan ing. konuşuyordu ama bir şey değil yani left fingers, right fingers falan. Ve sonra asıl görüşme için sıra beklemeye başladım. 3 tane görevli yerlerine geçtiler ve başlattılar görüşmeleri. İlk başta 4-5 tane Kazakistan lı öğrenci geldi. Yanlış bilmiyorsam hepsi red aldı. Programın onlara uygun olmadığını söylediler. Sonrasında devam ettiler. Fakat en soldaki kel görevli bir öğrenciye epey sinirlendi. Sanırım o da Kazak'tı. Artık Türkçe söylemeye çalıştı kıza. O da alamadı herhalde vizeyi. Adam sonra seriye bağladı herhalde, o sinirle gitmiş olabilir gerisini görmedim O adama gelmiyim diye yanımızdaki bir çok kişi gibi dua ettim Sonra benim numara en sağdaki genç adamda yandı. Gittim önüne. Unutmuyorum " What's up mannnn! " yaptı bana Adam epey neşeliydi. Şimdi diğer arkadaşlar için önemli olabilecek bölümlere bir parantez açayım.
Ortalamam 1.89 du. Diğerlerine göre biraz daha stresliydim. Ama adam transkriptime baktı ve "Good" dedi.
Aramızda geçen muhabbet te şu oldu:
- What's up mannnn!
- Im fine, you?
- Yeahh! falan dedi sanırım epey neşeliydi
- Where will you go?
- Virginia Beach
- " Gerçekten mi? Oraya gitmek için çılgın olmak lazım dostum. gibi bir şey dedi ingilizce ama nasıl dediğini hatırlamıyorum valla
- " What do you study?"
- " Surveying Engineering" dedim. Sustu. Hemen sonrasında "a little bit different." dedim.
- Yeah, it is! dedi
- Sonra transkripte baktı ve "Good!" dedi.
- Sonrasında "Did you read this?" dedi bu anti-tafficking kağıdını göstererek..
- "Yeah, i read." dedim. OK dedi UPS e yönlerdi iyi günler dedi
Olay bundan ibaret )
Bookmarks