Avustralyalıların ilerlemesi karşısında Türkler geri çekildiler. Ancak artçıların savunmasının inadı ve arazinin yoğun çalılıklarla kaplı olması ilerlemenin hızını kesiyordu ve Tulloch’un adamları 261 Rakımlı Tepe’nin yamaçlarına ancak saat 9′da varabildiler.
…Avustralyalıların ilerlemesi karşısında Türkler geri çekildiler. Ancak artçıların savunmasının inadı ve arazinin yoğun çalılıklarla kaplı olması ilerlemenin hızını kesiyordu ve Tulloch’un adamları 261 Rakımlı Tepe’nin yamaçlarına ancak saat 9′da varabildiler. Onlar ilerlerken Mustafa Kemal de Kocaçimen Tepe yakınlarına gelmişti. Denizdeki gemilerden başka bir şey göremeyen Mustafa Kemal askerlerine durma emri verdi. Sonra tek başına Conkbayırı yönünde ilerleyerek Avustralya saldırısının kuzey kanadını görmeye çalıştı. Orada 261 Rakımlı Tepe’den çekilmekte olan Türk askerlerine rastladı. Askerlerin cephaneleri olmadığı yolundaki itirazlarını dinlemeyerek süngülerini takarak yere yatmalarını emretti. Blöfünde başarılı oldu ve Tulloch ile askerleri durdular ve bir daha ilerleme hızını yakalayamadılar. Tulloch daha sonra korkusuz bir Türk subayının 900 metre kadar ilerisinde 261 Rakımlı Tepe’den ateşi idare ettiğini gördüğünü bildirmiştir. Ancak onu vurmayı başaramamıştı.
(Nigel Stell ve Peter Hart- Gelibolu Yenilginin Destanı)