hayatında bir kez gidip gezebileceğin yerlerin yalnız tadı çıkmaz
7seneni verdiğin ve hayatını vereceğin kişinin yanında olması harika bir duygu...
her heyecanı paylaşmak yeri geldiğinde zorluklara beraber katlanmak yeri geldiğinde beraber eğlenmek gezmek tozmak...
ve 4ay boyunca berabersin...
etrafındaki herkes başka ülkelerin vatandaşları için türlü şebeklikler yaparken sen ağırlığını koymuşsun...
niagara şelalesinde beraber bir fotoğraf
özgürlük anıtında times meydanında beyazsarayın önünde ve daha nicelerinde...
arabayı almışsın rent a cardan çekmişsin okyanus kıyısına güneşin batışını izliyorsun
mp3ten çalıyor... "gel benimle çok çok uzaklara, hüzünlerini bir parça aşkla değiştir, gel benimle dönülmez diyarlara, mevsimlerini bir parça yazla değiştir."
aşkı 7 senedir bitmeyen biri olarak bence hayat bu...
hayatımın en güzel anlarını yaşadığım insan bu heyecanda da yanımda olmalı...
gidip kavga edenleri biz de gördük ama demek ki birbirlerine sıkıca bağlı değilmişler. bir yerlerde bir eksiklik varmış...
kavga olur, olmaz değil. o tadı tuzu olayın. ama önemli olan kavgadan sonra tekrar eskisi gibi olabilmek...
sevgilisiyle değil de en yakın arkadaşıyla gidip ayrı uçaklarda dönenleri de biliyoruz.
ama kız arkadaş kavramı değil de o sizin için bir sevgili bir arkadaş bir dost bir sırdaş olmuş ise bence sorun yok...
evlilik yolunda bir sınav bence bu. birbirimize olan tahamülümüz meydana çıkacak.
gelelim sadede
bu şekildeki bir work and travel amacına uygun mudur?
evet uygundur... ahlaksızlıklara bulaşmadan, çalışmışsın, para kazanmışsın kendine yetecek kadar, bir kültürü tanımışsın, gezmişsin, eğlenmişsin, kendinizi bilerek diğer insanlarla da iletişim kurmuş ve dilini az da olsa geliştirmişsin, memlekette kalan arkadaşlara havanı da atmışsın
daha ne istiyorsun ki

not: bu akşam çok romantik bir anıma denk geldi o yüzden uzun yazdım kusura bakmayın. bugün hayatımda büyük bir gündü